0(312) 216 11 09

Mevcut hukumetin mayin arindirma plani hakkinda ne dusunuyorsunuz?

 Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesi konusu 2009 yılında Türkiye gündemine geldi. Yapılan bütün saptırmalara karşın milletimizin bü­yük bir çoğunluğu, iktidar temsilcilerinin aktardıkların­dan daha farklı boyutlara sahip olduğunu gördü. İktidara yakın olan basın yayın organlarında bile mayınların temizlenmesi konusunda çıkartılmaya çalışılan kanunu eleştiren haber ve yorumlar yayımlandı. Önceki dönemde IMF, Dünya Bankası ve Avrupa Birliği isteği ile hazırlanan kanunları rekor sürelerle geçirebilen AKP iktidarının, Suriye sınırındaki mayınların temizlen­mesi konusunda hazırladığı kanun tasarısının toplumun hemen hemen bütün kesimlerinde tepki toplaması ve bir ay boyunca TBMM genel kurulunda ve kamuoyunda tar­tışılması, Başbakan Erdoğan’ı kızdırdı ve sükut-u hayale uğramasına neden oldu.

Kanun ile 510 kilometre uzunluğundaki Suriye-Türkiye sınırındaki güvenliği sağlamak maksadıyla Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından döşenmiş olan mayınların, Maliye Bakanlığı tarafından yapılacak bir ihale sonrasın­da, temizlik işlemini 5 yıl içinde yapacak firmaya tarımsal amaçlı olarak 44 yıllığına kiralanması amaçlanıyordu. Diplomasi ve güvenlik çerçevesinden bakmayıp sa­dece ekonomik yönü ile mayın temizliği konusu ele alın­dığı zaman bile ilginç bir tablo ortaya çıkmaktadır. 216 bin dönüm büyüklüğündeki bu arazide yapılacak tarımsal üretim bile başlı başına önemli bir ekonomik gelire ve faa­liyete tekabül etmektedir.

Bugün Türkiye Suriye’ye girmeye doğru itilmektedir. Gelinen noktada Başbakan Erdoğan’ın neden ısrar ettiği ortaya çıkmıştır. Bugün gelinen nok­tada BOP Eşbaşkanı Erdoğan’ın Arap Baharı ve Suriye meselesindeki rolü dikkate alındığında, mayın temizleme karşılığında bu toprakları neden İsrailli firmalara vermek istediği açıkça görülmektedir. Eğer verilmiş olsaydı bugün İsrailli firmalar o topraklarda neler yapıyor olacaklardı? Neler olabileceğini tahmin edebilmek için, 2003 yı­lının başında Irak tezkeresi kabul edilmeden önce ABD askerlerinin nerelerde arazi ve bina aldığını, hangi üsler­de, limanlarda ve hava alanlarında yerleşmeye hazırlan­dığını düşünmemiz yeterli olacaktır.

Bu kitabı kaleme alarak karanlıktaki bazı noktalara ışık tutabileceğimizi ve ülkeyi yöneten zihniyet konusun­da Türk milletini daha iyi aydınlatarak uyarabileceğimizi düşünüyorum.

Bu kitabın özelliği Türkiye-Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesinin yasal süre­cinin içinden bir bakış ile yazılması ve bunun yanında bu politikanın uluslar arası boyutunun birlikte değerlendiril­mesidir. Böylece sorunun sadece mayın temizleme işlemi olmadığı ABD-İsrail-AB bağlamında büyük bir projenin enstrümanı niteliği taşıdığı görülmektedir. Bu düşüncenin göstergelerini ise yeni dünya düzeninin yeni jeopolitik dü­zenlemesi olarak BOP ve BOP’un Eşbaşkanı şeklinde ken­dini tanımlayan Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ilişkiler ağında takip edebilmekteyiz. Elinizde tuttuğunuz görünüşte sıradan, ama aslında derin ilişkiler ağı ve bü­yük bir projenin deşifre edilmesine katkıda bulunmayı amaçlayan bu kitabın karınca kararınca Türk kamuoyuna bir hizmet sunacağı kanısındayım.

Bu çalışma mayın temizleme sonrası Türkiye-Suriye sınırının mayın temizleme şirketine verilmesinin arka plandaki ilişkiler ağının ortaya koyulması yönünde bir ça­badır. Israrla İsrailli şirketlere bölgenin verilmek istenme­sinin Başbakan Erdoğan’ın BOP Eşbaşkanı olması ile bir bağlantısı var mı? Acaba hedeflenen gerçekleşseydi bu­gün Suriye-Türkiye arasındaki ilişki barışçıl bir seviyede mi seyrederdi yoksa bugünkü savaş ortamı daha mı erken yaratılmış ve olgunlaşmış olurdu? Bölgenin İsrailli firma­lara tarımsal kullanım için verilmek istenmesi BOP gibi bir takım uzun vadeli siyasi hedefler doğrultusunda alınmış bir karar mıdır? Bütün bu sorular hala cevap beklemek­tedir. Biz sadece belirsizliği az da olsa gidermeye çalıştık ve bazı kafa karıştıran soruları işaretledik. Bazen sorular cevaplarından önemlidir.

Bu kitapta cevabını bulacağınız bazı sorular:

- Vecdi Gönül Nasıl Önce “olmaz” dediği yasaya sonra “olur” dedi?

- Mayınlar neden Türk Silâhlı Kuvvetlerine temizlettirilmiyor?

- Başbakan Erdoğan Neden Israrla Mayınlı Araziyi İsrailli Şirketlere Vermek İstiyor?

-- Mayınlı Arazilerin İsrail’e Bırakılması One Mınute’un Bedeli Mi?

- AKP, BOP ve Arap Baharı’nın Neresinde?

- “Mayını ben temizlerim” diyen Kilis Valisi Neden Görevden Alındı?

Gece
Gündüz